
Ateş Alpar'dan İmkân ve İhtimal: Görmeniz Gereken Sergi!
Sanatçı Ateş Alpar'ın merakla beklenen solo sergisi "İmkân ve İhtimal", 13 Mayıs'ta Depo'da kapılarını açtı. Melih Aydemir ve Yıldız Öztürk'ün küratörlüğünü üstlendiği bu etkileyici sergi, Alpar'ın kişisel deneyimlerinden yola çıkarak günümüzün en önemli sorunlarına ışık tutuyor: sınırlar, güvenlik politikaları, gözetleme teknolojileri ve mülksüzleştirme pratikleri.
Sergide Neler Var?
Yaklaşık bir buçuk yıllık yoğun bir çalışmanın ürünü olan "İmkân ve İhtimal", 4 Temmuz 2025'e kadar ziyaret edilebilecek. Sergide, sanatçının son dönemde ürettiği eserler, kavramsal ve estetik açıdan bütünlük içinde sergileniyor. Sergiye adımınızı attığınız anda sizi karşılayan ilk şey, düşünsel bir eşik ve engel niteliğindeki bir barikat yerleştirmesi oluyor. Bu barikat, serginin temalarını daha en baştan hissettiriyor.
Sergi mekânında ilerledikçe, Mardin'den toplanan ilginç nesnelerle karşılaşıyorsunuz: yerel üretimle artık hiçbir ilgisi kalmamış magnetler ve sabunlar. Ateş Alpar, Mardin'in zengin tarihiyle alakasız bu magnetleri griye boyayarak, turizmin sömürgeciliğe olan düşkünlüğüne dair çarpıcı bir yorum sunuyor. Sanatçının "Helikopterden Bir Nokta Atıldı" adlı eseri ise, devlet şiddetine dair görsel ve kavramsal bir soyutlama olarak dikkat çekiyor. Nokta, hem bir silme eylemi hem de bir iz bırakma eylemi olarak serginin tamamına yayılıyor.
Sergide en çok dikkat çeken temalardan biri de "toprak". Ancak bu tema, sadece bir bölgenin temsili olmanın ötesinde, korunmaya çalışılan belleğin ve sessizleştirilmenin bir sembolü olarak karşımıza çıkıyor.
Sanatçının Gözünden "İmkân ve İhtimal"
Ateş Alpar, sergisini şu sözlerle anlatıyor:
İmkân ve İhtimal, yaklaşık iki yıldır üzerine çalıştığım bir solo sergi. Sergide yer alan bazı fotoğraflar ve videolar dışındaki çalışmalarımı İmkân ve İhtimal için ürettim. Aile tarihimden yola çıkarak bölgedeki ve dünyadaki tahakküm biçimleri ile bunlara karşı duruş pratiklerine odaklandım. Serginin küratörlüğünü üstlenen Yıldız Öztürk ve Melih Aydemir ile bu diyalektik yaklaşımı, serginin küratoryal tercihlerinde de görebiliyoruz. Örneğin serginin girişinde bizi bir barikat karşılıyor. Hemen arkasında ise protesto sahnelerinden oluşan bir video mevcut. Özellikle büyük kentlerde sıklıkla karşılaştığımız imgeler bunlar.
Alpar, sergisinde güç ilişkilerindeki asimetriyi yaratıcı var olma pratikleriyle ele aldığını belirtiyor. Bunu yaparken, resim gibi geleneksel formlardan güncel sanatın çeşitli mecralarına kadar geniş bir yelpazede ifade biçimleri kullanıyor. Sergiyi hazırlamadan önce küratörlerle birlikte bölgeye ziyaretlerde bulunduklarını ve bu süreçte kolonyalist bakışla turistik bakışın ortak yönlerini bir kez daha fark ettiklerini vurguluyor.
Küratörlerin Yorumu
Serginin küratörlerinden Yıldız Öztürk, sergiyi Ateş Alpar'ın kişisel tarihinden yola çıkarak bölgedeki politikalara dair daha geniş bir anlatı sunmayı amaçlayan, temsil ile hakikat arasındaki paradoksu ele alan bir çalışma olarak tanımlıyor. Diğer küratör Melih Aydemir ise, sergideki işlerin belgeleme ile unutturma, görünürlük ile gizlenme arasındaki gerilimi ortaya çıkararak, sömürgeci ve kapitalist sistemlerin hafıza üzerindeki kontrol mekanizmalarını sorguladığını ifade ediyor.
Sonuç
"İmkân ve İhtimal", sadece bir sergi değil, aynı zamanda günümüz dünyasının karmaşık sorunlarına dair derinlikli bir düşünce platformu sunuyor. Ateş Alpar'ın kişisel tarihinden yola çıkarak evrensel temalara dokunan bu etkileyici sergisi, sanatseverlerin kaçırmaması gereken bir deneyim. Sergiyi ziyaret ederek, sınırlar, güvenlik politikaları ve mülksüzleştirme pratikleri gibi konular üzerine yeniden düşünme fırsatı bulabilirsiniz.