Birleşik Arap Emirlikleri (BAE),petrol zengini olmasına rağmen son zamanlarda sergilediği tutumlarla büyük tepki çekiyor. Özellikle İslami hassasiyetlerden uzaklaşarak Batı'ya yakınlaşma çabaları, hem kamuoyunda hem de diğer İslam ülkelerinde eleştirilere neden oluyor. Son olarak ABD Başkanı Donald Trump'ın BAE ziyareti sırasında yaşananlar, bu eleştirileri daha da alevlendirdi. Trump'ın, pagan ayinlerine benzer bir törenle karşılanması büyük yankı uyandırdı. Bu durum, özellikle Gazze'de yaşanan insanlık dramı göz önüne alındığında, BAE'nin tutumunu daha da tartışmalı hale getirdi.

BAE'nin İmajı Sarsılıyor

BAE'nin bu türden çıkışları, ülkenin imajını ciddi şekilde zedeliyor. Bir yandan lüks ve modern yaşam tarzıyla öne çıkarken, diğer yandan dini ve kültürel değerlere yabancılaşması, özellikle muhafazakar kesimlerde büyük rahatsızlık yaratıyor. Üstelik, bölgedeki siyasi gerilimler ve insani krizler göz önüne alındığında, BAE'nin bu türden gösterişli törenlere ağırlık vermesi, eleştirilerin dozunu artırıyor. Gazze'de yaşanan açlık ve sefalet, BAE'nin bu gösterişli yaşam tarzıyla tezat oluşturarak, kamuoyunda büyük bir tepkiye neden oluyor.

Gazze'nin Umutsuz Bekleyişi

Gazze'de yaşayan milyonlarca insan, temel ihtiyaçlarını karşılamakta dahi zorlanıyor. Birleşmiş Milletler ve diğer uluslararası kuruluşlar, Gazze'deki durumun vahametine dikkat çekerek, acil yardım çağrıları yapıyor. Ancak, zengin Arap ülkelerinin bu çağrılara yeterince kulak vermemesi, Gazze halkının umutsuzluğunu daha da artırıyor. BAE gibi petrol zengini ülkelerin, Gazze'ye yardım etmek yerine, Batı'ya şirin görünme çabaları, büyük bir hayal kırıklığı yaratıyor. Gazze halkı, zengin Arap ülkelerinden beklediği desteği göremediği için, geleceğe dair umutlarını yitirme tehlikesiyle karşı karşıya.

Özetle, BAE'nin son dönemdeki tutumları, ülkenin hem iç hem de dış politikada itibar kaybetmesine neden oluyor. Özellikle Gazze'de yaşanan insanlık dramı karşısında sergilenen duyarsızlık, BAE'nin imajını daha da zedeliyor. BAE yönetiminin, bu eleştirileri dikkate alarak, daha sorumlu ve duyarlı bir politika izlemesi gerekiyor. Aksi takdirde, ülkenin hem bölgesel hem de uluslararası arenadaki konumu daha da zayıflayabilir.