
Can Holding Patronundan Şok İtiraf: Devlet Büyüğü İstedi!
Can Holding patronu Kemal Can'ın savcılık ifadesi gündeme bomba gibi düştü. Kara para aklama soruşturması kapsamında ifade veren Can, Ciner Medya Grubu, Bilgi Üniversitesi ve Doğa Koleji gibi büyük satın alımları "üst düzey devlet yetkililerinin yönlendirmesiyle" yaptığını iddia etti. Bu şok itiraf, soruşturmanın seyrini tamamen değiştirecek gibi görünüyor.
Savcılık İfadeleri ve Şok İddialar
Gazeteci Timur Soykan'ın köşesinde aktardığına göre, Kemal Can ifadesinde sürekli olarak "Her şeyi devlet büyüklerinin yönlendirmesiyle yaptım" dedi. Ancak savcılığın, bu "devlet büyüğü" veya "üst düzey devlet yetkilileri"nin kimler olduğunu sormaması dikkat çekti. Bu durum, soruşturmanın derinliği ve yönü hakkında soru işaretleri yaratıyor.
İddialara göre, Can Holding sadece medya ve eğitim alanında değil, telekomünikasyon sektöründe de benzer girişimlerde bulunmuş. Bir dönem Türk Telekom ve Turkcell'i satın almak için de "devlet büyüklerinin" yönlendirmesiyle hareket etmiş. Bu durum, Can Holding'in ne kadar büyük bir etki alanına sahip olduğunu gözler önüne seriyor.
MASAK Raporları ve Kaynağı Belirsiz Paralar
İfade tutanağında MASAK raporlarına da yer verildi. Rapora göre, 2020-2021 yıllarında Can Holding hesaplarına kaynağı belirsiz 17 milyar TL girdi. Savcılık bu paraların kaynağını sorguladığında ise Kemal Can'ın cevabı oldukça ilginçti: "Çok sayıda şirketimiz var. Her şey benim kontrolümde olamaz. Varlık Barışı'ndan yararlanmak gayriresmi değildir."
Bu durum, akıllara şu soruları getiriyor:
- Onca milyar liralık kaynağı belirsiz para sisteme sokulurken, devlet neredeydi?
- Bunun fark edilmemesi mümkün mü?
- Bu desteği sağlayanlar kimler ve neden hala gizleniyor?
Remzi Gür Detayı
Kemal Can'ın ifadesinde Cumhurbaşkanı Erdoğan'a yakın iş insanı Remzi Gür'ün oğlu Ömer Gür ile de şirket ortaklığı kurduğu bilgisi yer alıyor. Bu ortaklık, Can Holding'in siyasi bağlantıları hakkında yeni ipuçları sunuyor.
Bu gelişmeler ışığında, Can Holding soruşturması Türkiye'nin gündemine bomba gibi düştü. Kemal Can'ın "devlet büyüğü" itirafı, siyaset ve iş dünyası arasındaki ilişkileri yeniden sorgulatıyor. Soruşturmanın ilerleyen aşamalarında hangi isimlerin ortaya çıkacağı ve bu itirafların nasıl sonuçlar doğuracağı merakla bekleniyor.