
Ercüment Akdeniz'den Cezaevi Mesajı: Hakikat Nefes Alacak!
Tutuklu gazeteci Ercüment Akdeniz, cezaevinden Mezopotamya Ajansı'na verdiği röportajda basın özgürlüğüne dikkat çekti. Gazetecilerin tutuklanmasının halkın haber alma hakkını engellediğini belirten Akdeniz, "Mesele hakikatin nefes alma meselesidir" dedi.
Basın Özgürlüğüne Darbe
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın HDK soruşturması kapsamında tutuklanan gazeteci Ercüment Akdeniz, tutuklu gazeteciler Yıldız Tar ve İbrahim Halit Elçin ile aynı koğuşta kalıyor. Akdeniz, gazetecilere yönelik baskıların arttığına dikkat çekerek, muhalif basının alanının daraltılmaya çalışıldığını ifade etti. Akdeniz, "Halkın haber alma hakkı böylece daha da daraltılmış oluyor" şeklinde konuştu.
Akdeniz, tutukluluk sürecinde haber yapma haklarının ellerinden alındığını vurgulayarak, şunları söyledi: "Tutukluluk süresince hangi haberleri yapabilirdik? Küresel ve bölgesel savaş tehdidi, süreç tartışması ve barışın toplumsallaşması, kadın cinayetleri, İstanbul depremi, doğa ve hayvan hakları, mültecilerin dramı ve daha niceleri. İşte dört duvar içine hapsedilen gazeteciler kamusal bir faaliyet olarak bu haberleri yapma hürriyetinden alıkonmaktadır."
Barış Gazeteciliği Vurgusu
Yapılan operasyonlar sonucu birbirini tanımayan insanların cezaevinde tanıştığını belirten Akdeniz, basın özgürlüğünün yanı sıra siyasi partilere üye olma hakkının da ihlal edildiğini savundu. Akdeniz, "Bizler objektif gazeteciliğin yanı sıra barış gazeteciliğini ilke edinen insanlarız. Bırakın barış gazetecileri işini yapsın. Barış iklimi için toplumsal güven akamete uğramamalı" dedi.
Cezaevinde Yaşam ve Dayanışma
Cezaevindeki günlük yaşamı anlatan Akdeniz, sağlık durumlarının iyi olduğunu ve morallerinin yüksek olduğunu belirtti. Okuma, yazma ve üretme faaliyetlerine devam ettiklerini söyleyen Akdeniz, mektupların moral kaynağı olduğunu vurguladı. Akdeniz, dayanışma gösteren basın meslek örgütlerine ve demokratik kurumlara teşekkür etti.
Akdeniz, tutuklanmadan önce yaptığı "Medya Zamanı" programının meslektaşları tarafından devralındığını ve birçok dostunun dayanışma gösterdiğini belirtti. Göç haberciliği ve mültecilerden ayrı kalmanın üzüntüsünü dile getiren Akdeniz, bu alanda yetişen genç gazetecilerin gurur kaynağı olduğunu ifade etti.
Ercüment Akdeniz'in cezaevinden verdiği bu mesaj, basın özgürlüğünün önemini bir kez daha gözler önüne seriyor. Gazetecilere yönelik baskıların son bulması ve hakikatin özgürce nefes alabilmesi için dayanışma ve mücadele devam etmelidir. Uğur Mumcuların, Musa Anterlerin, Metin Göktepelerin mirası yaşatılmalı ve kalemleri asla yere düşürülmemelidir.