Esenyurt'ta Şok Gelişme: Kayyım Kararı AYM'ye Taşınıyor!
Gündem

Esenyurt'ta Şok Gelişme: Kayyım Kararı AYM'ye Taşınıyor!


29 May 20255 dk okuma21 görüntülenmeSon güncelleme: 02 September 2025

İstanbul İdare Mahkemesi, Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer'in görevden uzaklaştırılması ve yerine kayyım atanmasıyla ilgili davada önemli bir karar aldı. Mahkeme, kayyım düzenlemesinin anayasaya aykırı olduğu gerekçesiyle Anayasa Mahkemesi'ne (AYM) iptal başvurusunda bulundu. Bu karar, siyasi arenada büyük yankı uyandırdı ve benzer durumda olan diğer belediyeler için de emsal teşkil edebileceği konuşuluyor.

Kayyım Ataması ve Hukuki Süreç

Ahmet Özer, "terör örgütüne üyelik" suçlamasıyla tutuklanmasının ardından görevden uzaklaştırılmış ve yerine kayyım atanmıştı. Bu durum üzerine Özer, görevden uzaklaştırma ve kayyım atama işlemlerinin iptali istemiyle dava açmıştı. Mahkeme, davayı değerlendirirken, OHAL döneminde Belediye Kanunu'na eklenen ve terör suçlarından hakkında soruşturma açılan belediye başkanlarının yerine kayyım atanmasına olanak sağlayan düzenlemenin anayasaya aykırılığını tespit etti.

Türkiye'de kayyım uygulaması, özellikle Güneydoğu Anadolu Bölgesi'ndeki bazı belediyelerde sıkça karşılaşılan bir durumdur. Bu uygulama, terör örgütleriyle bağlantılı olduğu iddia edilen belediye başkanlarının görevden alınarak yerlerine devlet tarafından atanan kişilerin getirilmesini ifade eder. Ancak, bu uygulama, hukuki tartışmalara ve eleştirilere de yol açmaktadır.

Anayasa Mahkemesi'nin bu konudaki kararı, Türkiye'deki yerel yönetimler ve demokrasi açısından büyük önem taşıyor. AYM'nin iptal kararı vermesi durumunda, kayyım uygulaması sona erebilir ve bu durum, benzer durumda olan diğer belediye başkanlarının da görevlerine dönmesinin önünü açabilir.

Anayasa Mahkemesi Süreci Nasıl İşleyecek?

İdare Mahkemesi'nin başvurusunun ardından Anayasa Mahkemesi, öncelikle başvuruyu şekil yönünden inceleyecek. Başvurunun usulüne uygun olması halinde, AYM esas incelemeye geçerek, kayyım düzenlemesinin Anayasa'ya aykırı olup olmadığını değerlendirecek. AYM, bu değerlendirme sürecinde, düzenlemenin hukuki dayanaklarını, gerekçelerini ve sonuçlarını dikkate alacak.

Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararı verebilmesi için, üyelerinin salt çoğunluğunun oyu gerekiyor. İptal kararı verilmesi halinde, kayyım düzenlemesi yürürlükten kalkacak ve bu durum, kayyım atanan belediyelerdeki mevcut durumu etkileyebilecek. AYM'nin kararının ne yönde olacağı, Türkiye'deki siyasi ve hukuki dengeler açısından büyük bir merak konusu.

Kayyım Uygulamasına Yönelik Eleştiriler

Kayyım uygulaması, Türkiye'de uzun yıllardır tartışma konusu olan bir uygulamadır. Uygulamaya yönelik eleştiriler genellikle şu noktalarda yoğunlaşmaktadır:

  • Seçilmiş belediye başkanlarının görevden alınması, seçmen iradesine saygısızlık olarak değerlendirilmektedir.
  • Kayyım atamaları, yerel yönetimlerin özerkliğini zedelemektedir.
  • Uygulama, siyasi baskı aracı olarak kullanılabilmektedir.
  • Kayyım atanan belediyelerde, hizmetlerin kalitesinin düştüğü iddiaları bulunmaktadır.

Bu eleştirilere rağmen, hükümet yetkilileri, kayyım uygulamasının terörle mücadele kapsamında gerekli olduğunu ve belediyelerin terör örgütlerinin finansman kaynağı olmasının engellendiğini savunmaktadır. Ancak, uygulamanın hukuki ve siyasi boyutları hala tartışılmaya devam etmektedir.

Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer'in davasında gelinen bu nokta, Türkiye'deki kayyım uygulaması tartışmalarını yeniden alevlendirdi. Anayasa Mahkemesi'nin vereceği karar, bu tartışmalara son noktayı koyabilecek nitelikte. Kararın, Türkiye'deki yerel yönetimler ve demokrasi açısından önemli sonuçları olacağı kesin.