
Gazze'de Hastane Katliamı! Kudüs Piskoposluğu Dehşeti Yaşıyor
Kudüs Piskoposluğu, İsrail'in Gazze'deki El-Ehli Baptist Hastanesi'ne düzenlediği saldırı karşısında derin bir üzüntü ve dehşet yaşadığını duyurdu. Yapılan yazılı açıklamada, saldırının en sert şekilde kınandığı belirtildi. Piskoposluk, uluslararası toplumu acilen harekete geçmeye ve bu tür insanlık dışı saldırıların durdurulması için çaba göstermeye çağırdı.
Hastaneye Yapılan Saldırının Detayları
El-Ehli Baptist Hastanesi'ni hedef alan saldırıda, hastanenin iki katlı genetik laboratuvarı tamamen yıkıldı. Acil servis ve eczane binaları da ağır hasar gördü. Hastane çevresindeki binalar, özellikle de St. Philip Kilisesi'nde de ciddi hasar meydana geldi. Kudüs Piskoposluğu, İsrail ordusunun saldırıdan sadece 20 dakika önce hastanenin tahliye edilmesini istediğini vurguladı.
Hastanenin bombalanması, Hristiyanlar için büyük önem taşıyan bir haftaya denk geldi. Paskalya öncesi son pazar olan ve Hz. İsa'nın Kudüs'e girişini simgeleyen "Palmiye Pazarı Bayramı" ile Kutsal Hafta'nın başlangıcında gerçekleşen bu saldırı, Piskoposluk tarafından derin bir üzüntüyle karşılandı.
Uluslararası Topluma Çağrı
Kudüs Piskoposluğu, tüm hükümetlere ve iyi niyetli insanlara seslenerek, sağlık ve insani yardım kuruluşlarını hedef alan saldırıların durdurulması için müdahale etme çağrısında bulundu. Açıklamada, "Pek çok insanın çektiği sıkıntılara son verilmesi için harekete geçilmelidir," denildi.
Kudüs'te bulunan Anglikan Episkopal Kilisesi'ne bağlı El-Ehli Baptist Hastanesi, uzun yıllardır bölge halkına hizmet veren önemli bir sağlık kuruluşudur. Hastanenin çevresinde de İsrail bombardımanında hasar gören yapılar bulunmaktadır. İsrail ordusunun Gazze kentinde bulunan El-Ehli Baptist Hastanesi'ne düzenlediği hava saldırısında, cerrahi operasyon binası ve yoğun bakım hastaları için kurulan tıbbi oksijen üretim istasyonu da vurulmuştur. Tahliye esnasında yaralı bir Filistinli çocuk yaşamını yitirmiştir. Saldırılar nedeniyle çok sayıda hasta ve yaralı, hastanenin dışında sokaklarda yatmak zorunda kalmıştır. Zor şartlarda dışarıya taşınan hasta ve yaralılar arasında durumu kritik olan onlarca kişi bulunmaktadır.
Bölgede yaşanan bu tür olaylar, sadece fiziksel değil, aynı zamanda psikolojik travmalara da yol açmaktadır. İnsanların temel hakları olan sağlık hizmetine erişiminin engellenmesi, kabul edilemez bir durumdur. Bu nedenle, uluslararası toplumun bu tür olaylara karşı daha duyarlı olması ve gerekli önlemleri alması büyük önem taşımaktadır.
Kudüs Piskoposluğu'nun bu açıklaması, bölgede yaşanan insanlık dramına dikkat çekmek ve uluslararası toplumu harekete geçirmek adına önemli bir adım olmuştur. Umuyoruz ki, bu çağrı karşılık bulur ve bölgede barışın sağlanması için somut adımlar atılır.