
Harran Üniversitesinde Rüşvet İddiası! Rektör ve Başhekim Görevden Alınmalı mı?
CHP Şanlıurfa Milletvekili Mahmut Tanal, Harran Üniversitesi Rektörü ve Başhekimi hakkında ciddi iddialarda bulundu. Tanal, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, CİMER'e yapılan şikayetlerin, üniversite hastanesinde yaşanan usulsüzlükleri ve sağlık sistemindeki çürümeyi gözler önüne serdiğini belirtti. İddialar arasında rüşvet, görevi kötüye kullanma ve ihmal sonucu ölüme sebebiyet verme gibi vahim suçlamalar yer alıyor.
Harran Üniversitesinde Neler Oluyor?
Tanal'ın sıraladığı şikayetler oldukça dikkat çekici:
- Muayene sonrası hastaya 2 bin 500 TL'lik 'özel ilaç' satışı
- Ameliyat için 70 bin TL 'kayıt dışı ödeme' talebi
- MR raporlarının aylarca teslim edilmemesi
- Doktorun yanındaki hemşirenin, 'parayı vermezsen ameliyat yok' tavrı
- 'Polip ameliyatı' için hastaya devlet hastanesinde ücret dayatılması
- Bir hastanın ölümüne sebep olan ihmalin raporla örtülmeye çalışılması
Tanal, bu durumu bir "çıkar şebekesi" olarak nitelendirerek, Anayasa'nın 56. maddesine göre herkesin sağlıklı yaşam hakkına sahip olduğunu ve devletin bu hakkı sağlamakla görevli olduğunu vurguladı. "Bu bir hastane değil, bu bir çıkar şebekesidir!" diyen Tanal, YÖK, Sağlık Bakanlığı ve Cumhurbaşkanlığı'nı derhal harekete geçmeye çağırdı.
"Bunları Görevde Tutmak, Suça Ortak Olmaktır"
Tanal, Harran Üniversitesi Rektörü ve Başhekiminin artık sadece yönetsel figürler olmadığını, sistemi iflasa sürükleyen birer klinik vaka örneği olduğunu savundu. Yönetim anlayışlarıyla üniversiteyi ve hastaneyi çürüttüklerini, kamu zararına işleyen kapalı bir çıkar düzeni kurduklarını iddia etti. Akademik kadrolara mobbing, kayıt dışı ameliyat paraları, kamu malı usulsüzlüğü, CİMER'e yansıyan rüşvet, tehdit, etik dışı ilişkiler, öğrenci güvenliğini yok sayan ihmal, basına yansıyan ihale skandalları gibi bir dizi suçlamayı sıralayan Tanal, "Bunları görevde tutmak, suça ortak olmaktır" dedi.
Şanlıurfa Halkı Sahipsiz Değildir!
Mahmut Tanal, Şanlıurfa halkının sahipsiz olmadığını ve bu kirli düzene teslim olmayacaklarını vurguladı. Hastanelerin ticarethane, doktorların tahsilat memuru olmadığını belirten Tanal, bu çarka çomak sokacaklarını, bilimin yeniden kazanacağını, hukukun yeniden işleyeceğini ifade etti. Harran Üniversitesi'ni kapalı bir devreye, rant alanına çeviren bu zihniyetin kökünden temizlenmesi gerektiğini savunan Tanal, rektör ve başhekimin görevden alınması gerektiğini, aksi halde bu suç düzeninin sorumlusunun artık sadece onlar değil, YÖK, Sağlık Bakanlığı ve Cumhurbaşkanlığı olacağını dile getirdi.
Harran Üniversitesi'nde yaşanan bu iddialar, sadece Şanlıurfa'yı değil, tüm Türkiye'yi yakından ilgilendiriyor. YÖK, Sağlık Bakanlığı ve Cumhurbaşkanlığı'nın bu iddialara ne kadar hızlı ve etkili bir şekilde müdahale edeceği, hem Harran Üniversitesi'nin geleceği hem de Türkiye'deki sağlık sistemine olan güven açısından büyük önem taşıyor.