
İsrail'den İran'a Şok Saldırı: Cezaevi Bombalandı!
İsrail-İran arasındaki gerilim tırmanmaya devam ediyor. Son olarak İsrail, İran'da siyasi mahkumların tutulduğu Evin Cezaevi'ni bombaladı. Bu saldırı, bölgedeki tansiyonu daha da yükseltirken, uluslararası kamuoyunun da dikkatini çekti.
Evin Cezaevi Neden Hedef Seçildi?
Evin Cezaevi, İran rejiminin siyasi muhaliflerini ve aktivistleri tuttuğu bilinen bir cezaevi. Bu nedenle, İsrail'in bu cezaevini hedef alması, rejime karşı bir mesaj olarak yorumlanıyor. Cezaevi, 1972 yılında inşa edilmiş olup, özellikle 1979'daki devrimden sonra İran rejiminin muhalifleri bastırmak için kullandığı başlıca cezaevlerinden biri haline gelmiştir. Kapasitesinin 15 bin kişiye kadar çıkabildiği tahmin edilen Evin, özellikle 2022’deki Mahsa Amini protestoları sırasında bu kapasiteyi aşmış, gözaltına alınan binlerce kişi buraya sevk edilmiştir.
İsrail'in bu saldırıyla neyi amaçladığı henüz net değil. Ancak, bazı uzmanlar, bu saldırının İran'a yönelik bir uyarı niteliği taşıdığını düşünüyor. İsrail daha önce, askeri hedeflere ek olarak, İslam Cumhuriyeti'nin iç baskısıyla ilgili altyapı ve kurumların da saldırılar listesinde olduğunu açıklamıştı.
- Siyasi mahkumların moralini bozmak
- Rejime karşı bir mesaj vermek
- Uluslararası kamuoyunun dikkatini çekmek
Saldırının Detayları
Yerel kaynaklar, Tahran'ın çeşitli bölgelerinde patlamalar ve elektrik kesintileri olduğunu bildirdi. Saldırıda Evin Cezaevi'nin güvenlik ve idari bölümlerinin hedef alındığı belirtiliyor. Mahpusların tutulduğu binaların ise saldırıda hasar görmediği bildirildi. Ancak bazı koğuşların ve hapishane kütüphanesinin pencereleri patlama dalgasında kırıldı.
Evin'de tutulan siyasi mahpus Abolfazl Ghadiani’nin oğlu sosyal medyada yaptığı açıklamada, "Babam Evin Hapishanesi'nden aradı. Evin Hapishanesi saldırıya uğradı ve koğuşun tüm pencereleri kırıldı. Görünüşe göre revir de hasar gördü. Bildiğimiz kadarıyla yaralılar da var" ifadelerini kullandı.
Uluslararası Tepkiler
İsrail'in bu saldırısı, uluslararası toplumda farklı tepkilere yol açtı. Bazı ülkeler saldırıyı kınarken, bazıları ise İsrail'in kendini savunma hakkı olduğunu savundu. İran ise saldırıya sert tepki göstererek, misilleme yapacağını açıkladı.
İran İnsan Hakları Merkezi (İHRS),Evin Hapishanesinde koğuşların ve koridorların kapılarının kilitli tutulduğunu bu nedenle mahkumların bombalama veya yıkım durumunda dışarı çıkamayacağını bildirdi. Bu durum, uluslararası insan hakları örgütlerinin tepkisine neden oldu.
Uluslararası insan hakları kuruluşları, Evin'de keyfi tutuklamalar, işkence, kötü muamele ve adil yargılanma hakkının ihlali gibi sistematik hak ihlallerine dair sayısız belge yayımladı. Bu nedenle Evin Hapishanesi, sadece fiziksel bir tutuklama mekanı değil, aynı zamanda İran İslam Cumhuriyeti'nin baskıcı aygıtının simgesi olarak da anılıyor.
İsrail'in İran'daki Evin Cezaevi'ne düzenlediği bu saldırı, bölgedeki gerilimi tırmandırarak yeni bir çatışma riskini artırıyor. Uluslararası toplumun bu duruma nasıl bir tepki vereceği ve tarafları sükunete davet edip etmeyeceği merak konusu. Bu saldırı, aynı zamanda İran'daki siyasi mahkumların durumunu da yeniden gündeme getirerek, insan hakları ihlalleri konusundaki endişeleri artırıyor.