Bolu Kartalkaya'daki Grand Kartal Otel'de 21 Ocak'ta meydana gelen ve 78 kişinin hayatını kaybettiği yangın, Türkiye'yi yasa boğmuştu. Bu acı olay, dünya tarihindeki en büyük yedinci otel yangını olarak kayıtlara geçti. Gazeteci Duygu Demirdağ, yangında 15 yaşındaki oğlu Eren'i kaybeden baba Eray Bağcı ile bir araya gelerek, o gün yaşananları ve Bağcı'nın süren adalet mücadelesini konuştu.

Yangın Gecesi Yaşananlar

Eray Bağcı, o gece yaşadıklarını anlatırken, her kelimesinde acı ve öfke hissediliyor. Oğlunu kaybetmenin derin üzüntüsünü yaşayan Bağcı, yangının vahametini ve ihmaller zincirini vurguluyor. "Otelde yangın alarmları çalışmıyordu. İnsanlar ne olduğunu anlamadan alevlerin içinde kaldı," diyen Bağcı, yetkililerin gerekli önlemleri almadığını iddia ediyor. Bağcı, "Eğer yangın merdivenleri açık olsaydı, oğlum ve diğerleri 8 dakikada kurtulabilirdi" şeklinde konuştu.

Bağcı, yangın sırasında oteldeki panik ortamını da detaylı bir şekilde aktarıyor. İnsanların çığlıkları, dumanın boğucu etkisi ve kurtulma çabaları, o gece yaşanan kabusun en acıtan yanları olarak hafızalara kazınmış durumda. Bağcı, "Oğlumla en son telefonda konuştum. 'Baba, çok duman var, göremiyorum' dedi. O an dünyam yıkıldı," sözleriyle yaşadığı çaresizliği dile getiriyor.

Adalet Arayışı Devam Ediyor

Oğlunu kaybetmenin acısıyla yaşayan Eray Bağcı, sorumluların cezalandırılması için hukuk mücadelesini kararlılıkla sürdürüyor. Yangında ihmali olan herkesin yargı önünde hesap vermesi gerektiğine inanan Bağcı, "Bu sadece benim oğlumun değil, 78 canın hesabıdır. Adalet yerini bulana kadar mücadele edeceğim," diyor.

Bağcı'nın avukatı, olayla ilgili detaylı bir soruşturma yürütüldüğünü ve kusurlu bulunan kişilerin yargılanacağını belirtiyor. Ancak Bağcı, sürecin yavaş ilerlemesinden ve bazı delillerin karartılmaya çalışılmasından endişe duyuyor. Bu nedenle, kamuoyunun desteğini arkasına alarak adalet arayışını sürdürmeye kararlı.

Türkiye'nin dört bir yanından destek mesajları alan Eray Bağcı, bu acı olaydan ders çıkarılması ve benzer faciaların yaşanmaması için yetkililerin gerekli önlemleri almasını talep ediyor. Otellerde yangın güvenliği denetimlerinin sıklaştırılması, yangın merdivenlerinin her zaman açık tutulması ve personelin yangın konusunda eğitilmesi gibi önlemlerin alınması, Bağcı'nın en büyük isteği.

Kartalkaya yangını, Türkiye'de otel yangın güvenliği konusunda önemli bir farkındalık yaratmıştır. Bu facia, sadece Eray Bağcı ve ailesinin değil, tüm Türkiye'nin yüreğinde derin bir yara bırakmıştır. Umuyoruz ki, bu olaydan gerekli dersler çıkarılır ve benzer acıların yaşanmaması için gerekli tüm önlemler alınır. Eray Bağcı'nın adalet arayışı, sadece kendi oğlu Eren için değil, gelecekte yaşanabilecek benzer faciaların önüne geçmek için de büyük önem taşıyor.