Türkiye'de mesleki eğitim merkezlerinde (MESEM) okuyan öğrencilerin yaşadığı zorlu koşullar bir kez daha gündeme geldi. Ankara'da bir fabrikada çalışan 16 yaşındaki M.B., yaşadığı hak ihlallerini ve çalışma şartlarını çarpıcı bir şekilde anlattı. M.B.'nin ifadeleri, MESEM öğrencilerinin karşı karşıya kaldığı sorunların boyutunu gözler önüne seriyor.

MESEM'li Öğrencinin Dramı

M.B., sabahın erken saatlerinde başlayan çalışma hayatında haftanın beş günü fabrikada, bir günü ise okulda geçiriyor. Makinesindeki iş bitmediği takdirde günde 10 saate kadar çalıştığını belirten M.B., fabrikada çalışan yaklaşık 30 kişinin yarısının MESEM'li olduğunu söylüyor. Düşük ücretler ve yoğun çalışma temposu nedeniyle sosyal hayatlarının olmadığını vurgulayan M.B., kendilerine "tamamen ucuz işçi olarak" bakıldığını ifade ediyor.

M.B.'nin aktardığına göre, maaşı 8 bin TL ve bunun 600 TL'si okul tarafından alınıyor. Kış aylarında ısınma sorunları yaşadıklarını belirten M.B., sobaların yetersiz olduğunu ve ısınmak için sobalarda çöp yaktıklarını söylüyor. Ayrıca, yemeklerin de yetersiz ve kalitesiz olduğunu dile getiriyor.

• Düşük ücretler
• Yoğun çalışma temposu
• Yetersiz ısınma imkanları
• Kötü yemekler

İş Güvenliği Yok Sayılıyor

M.B., sadece ısınma ve beslenme sorunları yaşamadıklarını, aynı zamanda iş güvenliği konusunda da ciddi eksiklikler olduğunu belirtiyor. CNC Torna Operatörü olarak çalıştığını ve makinelerin yüksek devirde dönmesi nedeniyle sürekli risk altında olduklarını ifade eden M.B., iş kazası geçirmeleri durumunda ise ilgilenilmediklerini ve hatta fırça yediklerini söylüyor.

Eldiven, gözlük, kulaklık, baret gibi ekipmanların düzenli olarak verilmediğini ve çelik kesiğinden oluşan çapaklar nedeniyle sürekli ellerinin kesildiğini belirten M.B., ekipman talep ettiklerinde ise sürekli ertelendiklerini dile getiriyor. M.B., koordinatör öğretmenlerin de fabrikaya gelip kendilerini kontrol etmediğini ve denetimlerin yetersiz olduğunu vurguluyor. Öğretmenlerin geldiği zamanlarda ise patronların yanında olduklarını ve bu nedenle sorunlarını dile getiremediklerini söylüyor.

MESEM Bir Sömürü Aracı mı?

M.B., fabrika içinde öğrencilerin sadece patronlar tarafından değil, aynı zamanda ustalar tarafından da zorbalandığını ve fiziksel ve sözlü müdahalelere maruz kaldıklarını ifade ediyor. Ustaların öğrencilere sürekli hakaret ettiğini belirten M.B., MESEM'in eğitim hayatına da olumsuz etki eden bir sistem olduğunu düşünüyor. Okul değişiklikleri nedeniyle eğitimine ara vermek zorunda kaldığını ve bu süreçte ücretsiz olarak çalıştırıldığını söylüyor. Resmi tatillerde bile çalışmak zorunda bırakıldığını ve ek ücret alamadığını dile getiriyor.

M.B.'nin anlattıkları, MESEM programının amacından saptığını ve öğrencilerin ucuz iş gücü olarak kullanıldığını gösteriyor. Yetkililerin bu durumu dikkate alarak gerekli önlemleri alması ve öğrencilerin haklarını koruması gerekiyor.

M.B.'nin yaşadıkları, MESEM programının gözden geçirilmesi ve iyileştirilmesi gerektiğini açıkça ortaya koyuyor. Çocuk işçiliğinin önlenmesi, iş güvenliğinin sağlanması, ücretlerin iyileştirilmesi ve eğitim kalitesinin artırılması gibi konularda acil adımlar atılması gerekiyor. Aksi takdirde, MESEM programı öğrencilerin geleceğini karartan bir sömürü aracına dönüşmeye devam edecektir.