Şok Anket: İngiliz Gençler İnternetsiz Hayat mı İstiyor?
Gündem

Şok Anket: İngiliz Gençler İnternetsiz Hayat mı İstiyor?


20 May 20255 dk okuma17 görüntülenmeSon güncelleme: 07 September 2025

İngiltere'de yapılan bir anket, gençlerin internetle ilişkisine dair çarpıcı sonuçlar ortaya koydu. 16-21 yaş arasındaki gençlerin neredeyse yarısı, internetsiz bir dünyada yaşamayı tercih ettiğini belirtiyor. Bu durum, sosyal medyanın gençler üzerindeki olumsuz etkilerini bir kez daha gözler önüne seriyor. Peki, gençler neden böyle düşünüyor ve bu durumun ardında yatan sebepler neler?

Sosyal Medya ve Ruh Sağlığı

Ankete katılan gençlerin yaklaşık %70'i, sosyal medyada vakit geçirdikten sonra kendilerini daha kötü hissettiklerini ifade ediyor. Bu durum, sosyal medyanın gençlerin özgüvenini zedelediği, kıyaslamaya yol açtığı ve sürekli bir onaylanma ihtiyacı doğurduğu yönündeki endişeleri destekliyor. Ayrıca, katılımcıların yarısı, gece 22.00'den sonra bazı uygulama ve sitelere erişimi kısıtlayan bir dijital sınırlamayı desteklediğini belirtiyor. Bu da gençlerin, internet kullanımını kontrol altına almak ve daha sağlıklı bir denge kurmak istediğini gösteriyor.

Sosyal medyanın ruh sağlığı üzerindeki olumsuz etkileri, son yıllarda yapılan birçok araştırmayla da destekleniyor. Sürekli olarak mükemmel hayatları sergileyen insanların paylaşımlarını görmek, gençlerde yetersizlik duygusuna ve mutsuzluğa yol açabiliyor. Bu durum, özellikle ergenlik döneminde olan gençler için daha da riskli bir hal alabiliyor.

Çevrim İçi Davranışlardaki Riskler

Anket, gençlerin çevrim içi davranışlarında da dikkat çekici detaylar ortaya koyuyor. Gençlerin %27'si çevrim içi ortamlarda konum bilgisini yabancılarla paylaştığını, %25'i ise sosyal medyada günde dört saatten fazla zaman geçirdiğini kaydediyor. Ayrıca, katılımcıların %42'si internette ne yaptıklarını ebeveynlerinden gizlediklerini, %42'si yaşları hakkında yalan söylediklerini, %40'ı sahte hesap kullandıklarını, %27'si ise internette tamamen farklı bir kişi gibi davrandıklarını belirtiyor.

Bu veriler, gençlerin internette güvende olmadıklarını ve riskli davranışlarda bulunduklarını gösteriyor. Özellikle konum bilgisinin yabancılarla paylaşılması, siber zorbalık, taciz ve dolandırıcılık gibi tehlikelere davetiye çıkarabiliyor. Ebeveynlerin, çocuklarının internet kullanımını takip etmesi, onları bilinçlendirmesi ve güvenli internet kullanımı konusunda rehberlik etmesi büyük önem taşıyor.

Pandemi ve Dijital Tüketimin Artması

Gençlerin %75'i, Kovid-19 salgınıyla birlikte internette daha fazla zaman geçirmeye başladığını bildirirken, %68'i bu artışın ruh sağlıkları üzerinde olumsuz etkisi olduğunu ifade ediyor. Pandemi, sosyal hayatın kısıtlanması ve eğitimlerin çevrim içi ortama taşınmasıyla birlikte internet kullanımını önemli ölçüde artırdı. Bu durum, zaten risk altında olan gençlerin ruh sağlığını daha da olumsuz etkiledi.

Uzmanlar, pandemi sonrası dönemde dijital tüketimin artmasıyla birlikte internet bağımlılığı, depresyon, kaygı bozukluğu ve uyku sorunları gibi problemlerin de arttığına dikkat çekiyor. Bu nedenle, gençlerin internet kullanımını kontrol altına almak, sosyal aktivitelere yönelmek ve ruh sağlıklarını desteklemek için çeşitli önlemler almak gerekiyor.

İngiltere'deki bu anket, gençlerin internetle ilişkisine dair önemli bir farkındalık yaratıyor. Sosyal medyanın olumsuz etkileri, çevrim içi davranışlardaki riskler ve pandemiyle birlikte artan dijital tüketim, gençlerin ruh sağlığını tehdit ediyor. Bu nedenle, ebeveynlerin, eğitimcilerin ve yetkililerin iş birliği yaparak gençleri bilinçlendirmesi, güvenli internet kullanımı konusunda rehberlik etmesi ve ruh sağlıklarını desteklemesi büyük önem taşıyor. Aksi takdirde, gençlerin internetsiz bir dünyayı özlemesi kaçınılmaz olabilir.