Rojin'in Ölümünde Şok DNA Bulgusu! Katil mi İşaret Ediyor?
Gündem

Rojin'in Ölümünde Şok DNA Bulgusu! Katil mi İşaret Ediyor?


15 October 20255 dk okuma47 görüntülenmeSon güncelleme: 27 November 2025

Van'da şüpheli şekilde hayatını kaybeden üniversite öğrencisi Rojin Kabaiş'in ölümüne ilişkin Adli Tıp Kurumu (ATK) raporu tartışmaları beraberinde getirdi. Raporda, Rojin'in vajinasında iki farklı erkeğe ait DNA örneklerinin tespit edilmesi kafaları karıştırdı. Bu durum, soruşturmanın seyrini değiştirebilecek önemli bir gelişme olarak değerlendiriliyor. Peki, bu DNA bulgusu ne anlama geliyor? Katili mi işaret ediyor?

DNA Uzmanından Kritik Değerlendirmeler

İstanbul Üniversitesi-Cerrahpaşa Adli Tıp ve Adli Bilimler Enstitüsü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Emel Hülya Yükseloğlu, kamuoyuna yansıyan bilgiler ışığında DNA bulgusunun önemine dikkat çekti. Yükseloğlu, raporların detaylı incelenmesi gerektiğini vurgulayarak, çelişkili durumların önemli soruları gündeme getirdiğini belirtti.

  • İlk raporda neden yoktu? Yeniden otopsi yapılmadığına göre, ilk örneklerde bu DNA'nın nasıl bulunamadığı sorusu akıllara geliyor.
  • Bulaşma ihtimali düşük: Cesedin giyinik olması durumunda, DNA'nın vajina içine dışarıdan bulaşması teknik olarak zor.

Prof. Dr. Yükseloğlu, "Eğer Rojin bulunduğunda giyinikse, bu bulaşın vajina içine ulaşması mantıken pek mümkün değil. Genç kız kıyafetleri ile bulundu. Olası bir kontaminasyon, yani istemsiz bulaş, genelde giysi üzerinden ya da otopsi sırasında yaşanır" dedi.

DNA Kime Ait? Şüpheliler Nasıl Bulunacak?

Peki, bu DNA'nın bir saldırıya işaret edip etmediği nasıl anlaşılacak? Prof. Dr. Yükseloğlu, DNA'nın analiz edilerek kiminle karşılaştırılacağının önemli olduğunu vurguladı. Şüpheli olmaması durumunda, sadece bir DNA var demektir. Ancak şüpheli varsa, örnekler karşılaştırılarak sonuca ulaşılabilir.

Yükseloğlu, çevredeki tüm erkeklerden DNA alınmasının yasal olarak zor olduğuna dikkat çekti. "DNA özel veridir. Şüpheli olmadan, makul bir gerekçe sunulmadan kimseden örnek alınamaz. Kişisel haklara aykırıdır. Bu nedenle Savcılık ancak şüpheli varsa, tanık ifadesi varsa örnek toplayabilir" şeklinde konuştu.

İkinci raporun ardından yeniden otopsi yapılması ihtimaline yönelik ise Yükseloğlu, "Eğer yeni bulguların elde edilmesi isteniyorsa bu ancak yeniden otopsi ile mümkün. Ama bir yıl geçmiş, çürüme ilerlemiş olabilir. Yeni bir şey bulunabilir mi? Belki. Ama kesin değil" ifadelerini kullandı.

Cesedin suda kalmış olmasının DNA örneklerini etkileyebileceğini belirten Yükseloğlu, biyolojik örneklerin suda hızla bozulduğunu ve DNA miktarının azalabileceğini söyledi. Ancak, DNA'nın kemik veya diş gibi korunaklı dokulardan yıllar sonra bile izole edilebileceğini de ekledi.

Rapordaki eksik bulgunun dikkatsizlik sonucu ortaya çıkmış olabileceği ihtimaline de değinen Prof. Dr. Yükseloğlu, kesin hüküm vermenin doğru olmadığını, ancak böyle bir hatanın büyük bir hata olacağını belirtti.

Rojin Kabaiş'in ölümündeki bu yeni DNA bulgusu, olayın aydınlatılması için kritik bir öneme sahip. Ancak, DNA'nın kime ait olduğunun belirlenmesi ve olayın tüm detaylarının ortaya çıkarılması için titiz bir soruşturma yürütülmesi gerekiyor. Bilimsel süreçlerin eksiksiz ve şeffaf bir şekilde işlemesi, hem adaletin sağlanması hem de ailenin acısının dinmesi için büyük önem taşıyor.